24 Ekim 2016 Pazartesi

DOĞDUĞUM GÜN.

Neden Dünya ya geldim?  Neden Dünyadayım?  Amacım Ne?  Dünyaya Nereden geldim? 

Yarım asır önce açılan dünya sahnemde ilk tanıştığım insan beni 8 ay karnında taşıdıktan sonra sahneye inmemi sağlayan annemdi. Daha sonra kısa beraberliğimizde çok seveceğim insan babam devreye girdi.  Zaman içerisinde bir kız ve bir erkek kardeş ile 5 kişilik bir aile olarak dünya yolumuza devam ederken ilk ayrılık 14 yaşımda gerçekleşti. Babam dünya sahnemden ayrıldı ve 4 kişi olarak devam etttiğim sahnemde çoğalma dönemine sıra geldi. Çekirdek ailemizde herkes kendi sahnelerini yaratmak üzere ayrıldı. Yaşanan aşk hikayeleri, ilk öpücük, aşk acıları ve mutlulukları sonunda Babür ile ilk evlilik ve bir kız çocuğu.. Birge'm dünya sahneme geldiğinde eksikler tamamlandı. Ve 2. ve en zor ayrılık 36 yaşımda geldi. Canımdan can koparcasına Birge'm 10 sene içinde dünya sahnemden ayrıldı. 4 yıl sonra Babürde sahneden ayrılınca hayat oyunumda yola tek başına devam etmek beni olgunlaştırdı. İstanbul'daki olgunluk dönemi sahnemde, çocukluk arkadaşım Engin sahneye geldi. 

Yarım yüzyılda dünyada çok şey öğrendim. Zorluk ve mücadeleler sonunda gerçekleştirdiğim amaçlarım, bu yolda sağlam adımlarla yürümemi sağladı. Hayata bakış açımı değiştiren ayrılıkların ve acıların da en az mutluluklar kadar önemli olduğunu ve hayatın zıtlıklarla oynanan bir tiyatro olduğunu fark ettim. 

Ama dünya oyununda en önemlisinin SEVGİ olduğunu anladım, arayışlarım ve sorgulamalarım sırasında yazdığım bir yazıda 'Tanrı Sevgidir, Sevgi Tanrıdır' demiştim. Bu sözün anlamını gün geçtikçe daha çok anlıyorum. Dünya da olan her varlığa sevgi ile yaklaşmak tüm sorunların çözümü. İnsanoğlunun bunu en kısa zamanda anlaması en büyük dileğim. 

Benim dünya sahnemde her ne şekilde olursa olsun, acı-tatlı yaşadıklarım ile bana öğretmenlik yapan, yanımda yürüyen, sahnemden ayrılan her varlığa sonsuz teşekkürler. Sizler olmasaydınız ben olmazdım. 

Sevgi, Sevgi, Sevgi.. Hep Sevgi ile Kalın.. Hayat yolumuza Sevgi ile Devam Edelim..













30 Eylül 2016 Cuma

Hayat Defteri'mde 29 Yıl..

Hayat Defteri' min En Değerli Anının 29. Yılı...


29 yıl önce bu sabah hayatımın en anlamlı, en mutlu günüydü. Dünyaya bir can getirme görevimi tamamlamıştım. 9 ay benim içimde büyüyen ve benimle nefes alıp veren bir varlık artık benden ayrılıp dünyaya gözlerini açtı ve kendi kaderini yaşamaya başladı.

Bir boşluk oluşmuştu hem mutlu, hem de hüzünlü olduğum bu anda.

29 yılın 10 yılı dünyada yan yana, 19 yılı ise o Sonsuzlukta, ben dünyada ama her nefes, her anda birlikte geçti.

Nice 29 yıllara her nerede olursak olalım Birge'm....








21 Temmuz 2016 Perşembe

Ben Ne Yapabilirim..!

"İnsanım diye gezen pek çok kimse var ; bunların içinde insana faydalı olanını ararsan, nerede..?
 Bir insan bazen bin kişinin işini yapar ; bazen binlerce insan toplanır ve bir kişinin işini göremez. "

Yusuf Has Hacib
Kutadgu Bilig Kitabı'ndan


Her sabah yaptığım gibi bu sabah balkonumda limonlu suyumu içerken okuduğum Yusuf Has Hacib'in Kutadgu Bilig kitabında bu cümle ile düşüncelerim son zamanlarda yaşadığımız duruma kaydı. 

Yaşananların karşısında izlenilen yolun ne kadar vahim olduğunu düşündüm. 

Bizler böyle bir durumda televizyon ve sosyal medyada yapılanları izlemeye, dinlemeye ve eleştirmeye başlıyoruz. Yıllardır bu konuda kendimi eğitmeme ve 1996 dan bu yana televizyon izlemememe rağmen,  Tokat'taki akrabalarımın evinde televizyonun açık olması ve kanallardaki haberlerin izlenmesi sebebiyle kendimi kaptırdığımı gördüm ve bir sabah kalp çarpıntısı ile kalktım. İnsanlar negatif etkilendiklerinin ve bu etkilerin dünya üzerinde nasıl bir etki bıraktıklarının bilincinde değiller.  

Yapılan bir araştırmada ; dünya üzerinde yaşayan insanların %5' inin iyi veya kötü birşeyler yaptıkları, % 15' inin iyi veya kötü bir şeyler yapanları eleştiren bir grup olduğu ve geriye kalanların hiç birşey yapmadıkları belirtilmişti. Bu durumda hiç birşey yapmayan kalabalık grubu etkilemek önemli oluyor. İnsanların negatiften daha çabuk etkilendiklerini düşünecek olursak dünyanın bugünkü durumunun nedenini görebiliriz. 

Çok etkilendiğim ; Shirley McLane'in "Dışarıda Hiçbir Şey Var" adlı kitabında belirttiği gibi dışarıda diğer insanların ne yaptığı ile ilgilenmek yerine içimize yönelip "Ben Ne Yapabilirim.? " diye sormak gerektiği inancındayım. 

Bu düşünceler içerisindeyken dışarıdan bir kadın  "Gebersinler, Gebersinler. " diyordu. Kime ve neden söylediğini bilmiyorum, ama bu kadının kendisine ve topluma zarar verdiğini bilmesini isterdim. 

Einstein'ın kızına yazdığı mektupta "Tanrı Sevgidir" sözünü iyi anlamak gerekiyor. 

Beril Ötügen Savun
21.07.2016




10 Mayıs 2016 Salı

18 Yıl






10 Mayıs 1998 - 10 Mayıs 2016

18 yıl.

Biricik kızım Berçin Birge Savun'un Sonsuzluk Yolculuğuna çıkışının üzerinden geçen 18 yıl.

" Hayat; "bir yaşam öyküsüne katlanılamayacak kadar" uzun!
Bir gülümseyişe, bir kıpırdanışa, bir dokunuşa vakit ayıramayacak kadar kısa! "

"Mutlu Sonsuzluk" kitabı başlangıç cümlesi..

Bu cümledeki anlamı düşününce ; Yaşamın hem çok uzun, hem de çok kısa olduğunu düşünebiliriz. aslında hepsi bir AN' da oluyor.

Bu akşam seyrettiğim bir filmde; evlat acısı yaşayan bir babanın bu acıyla nasıl yaşadığını sorduklarındaki cevabı :

- Aslında bir yanım hiç yaşamıyor, diğer yanım ise oradan oraya savruluyor.

Bu cümle bana Mutlu Sonsuzluk kitabında bahsettiğim bir anıyı hatırlattı:

" Arkadaşımız Cem ve ailesi ile yemek yediğimiz gece Cem’in eşinin babaannesi ile yaptığımız sohbeti unutamıyorum.. Kadıncağız 90 yaşındaydı, oğlunu, kocasını kaybetmişti ve torunundan başka kimsesi yoktu. O gece kocasından, oğlundan söz ederken Babür,

- Nine, oğlunu özlüyor musun?
- Özlemiyorum tabii, niye özleyeyim ki..yaşayan insan özlenir.....

Ve eliyle masanın üzerindeki su bardağını kaldırıp yan tarafa koyarken devam etti..

- Bak bunu buradan buraya alırken aklımda.....

İşte benim anlatamadığım kadar güzel anlatmıştı ölümü ve ardından neler düşünüldüğünü.. ben de Birge’yi özlemiyorum ama her dakika, her saniye aklımda, ne yaparsam onunla yapıyorum, onunla yaşıyorum o hiçbir zaman benden ayrılmayacak..."

20 Mart 2016 Pazar

Tanrı Sevgidir.

Sevgi Tanrı'dır. Tanrı Sevgi'dir.



Kendi kişisel gelişimimin ilk yıllarında yürüyüşlerim sırasında kendi kendime söylediğim şarkım  ya da mantram bu günlerde sık sık aklıma gelmeye başladı.

İnsanlığın sevgiye ne kadar ihtiyacı olduğunun farkında olmadan yaşadığını düşünüyorum sanırım.

Evrenin sırrının Sevgi de saklı olduğuna inanıyorum.


Sev..Sev.. Sev..
Sev Evreni Sev..
Sev..Sev..Sev..
Önce Kendini Sev

Sev..Sev..Sev
Sev Dünyayı Sev..
Sev..Sev..Sev..
Önce Kendini Sev

Sev..Sev..Sev..
Sev İnsanı Sev..
Sev..Sev..Sev..
Önce Kendini Sev

Sev..Sev..Sev..
Sev Yaşamı Sev..
Sev..Sev..Sev.
Önce Kendini Sev

Sev..Sev..Sev
Sev Tanrı'yı Sev..
Sev..Sev..Sev..
Önce Kendini Sev

Sevgisiz Evren Olur mu?
Sevgisiz Dünya Olur mu?
Sevgisiz İnsan Olur mu?
Sevgisiz Yaşam Olur mu?
Sevgisiz Tanrı Olur mu?

Sevgi Mutluluktur.
Mutlu Olmak İstiyorsan Sev.
Sevgi Sağlıktır,
Sevgi Işıktır,
Sevgi Bolluktur,

Sevgi Tanrı'dır.
Tanrı Sevgidir.
             Beril Ötügen Savun


Gerçek sevgiyi anlatan cümleler :

Sevginin olduğu yerde yaşam vardır.
Mahatma Gandhi


İnsan sevmeye başladığı zaman, yaşamaya başlar. 
Shakespeare


Aynı dünyada; sevgi duygusu içinde olan insanlar sevgi dolu dünyada, nefret duygusu içinde olan insanlar düşmanlık dolu dünyada yaşarlar.  
Wayne Dyer


Sevgi, korkunun olmadığı yerde vardır. 
Jiddu Krishnamurti



Size öğretilen ve anlatılan dünyanın, anlatıldığı gibi olduğunu söyleyenler sadece anlatanlardır. Korkmanız, çekinmeniz, endişe etmeniz gerektiği söylenen her şey, bu betimlemenin pençesindeki insanların fikirleridir. Oysa bunlar olumsuz duygulardır ve hiçbiri dünyaya geldiği haliyle insanın mayasında olan hisler değillerdir. İnsan korkusuz doğar. Korku, zorla öğretilir. 
Stefano D’Anna



Sevgisiz bir yaşam çiçek açmayan veya meyve vermeyen bir ağaç gibidir. Khalil Gibran

Leyla değilim dost, lakin çağırırsan çöllere gelirim.
Sana yalan halde gelmem, toplarım özümü yalın halde gelirim.
Kapıyı çaldığımda kim o dersen, ben olmam kapında sen olur gelirim.
Sen gel de yeter ki, yola yük olmam yol olur gelirim.
Mevlana